| 
  
    | 
      
        | 
          
            | Prof. Dr. Acar,Sağlıklı Yaşamın 10 Altın Kuralını Paylaştı |  
            |  |  
            |  |  | 
              
                | 7-14 Nisan Sağlık Haftası dolayısıyla açıklamalarda bulunan GAÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Zafer Acar, Sağlıklı Yaşamın 10 Altın Kuralını paylaştı. |  
                |  |  
                |  |  
                |  |  
                | 
                  
                    | 9 Nisan 2022 Cumartesi - 15:50 |      |  |  
                |  |  |  |  |  
            | 
              
                |  |  
                | 
                  
                    | Haber:  İrem Kesim /KKTCGirne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Zafer Acar, her yıl bilinçlendirme çalışmalarının yapıldığı 7-14 Nisan tarihleri arasındaki Sağlık Haftası dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
 7-14 Nisan Sağlık Haftası dolayısıyla açıklamalarda bulunan GAÜ Tıp Fakültesi Öğretim
 Üyesi Prof. Dr. Hasan Zafer Acar, Sağlıklı Yaşamın 10 Altın Kuralından söz etti. Acar yaptığı açıklamada Sağlıklı Yaşamın 10 Altın Kuralı hakkında şöyle konuştu;
 
 1.Yeterli ve Kaliteli Su İçmek:
 Vücudumuzun yarıdan çoğu sudan ibarettir. Bu nedenle ne kadar yeterli ve kaliteli su
 içiyorsak o kadar sağlık kalitemiz yüksek demektir. Vücutta ortaya çıkan, çeşitli yollarla
 vücuda alınan; artıkların, zehirlerin, kanser yapıcı maddelerin, ağır metallerin özetle bütün
 zararlı atıkların vücudumuzdan en önemli atılma yolları; Böbrekler yoluyla üretilen idrar ve
 bağırsaklar yoluyla üretilen dışkı iledir. Her iki yolda da bu zararlı atıkların yeterince
 atılabilmesi için, taşıyıcı madde olarak bol miktarda suya ihtiyaç vardır. Aynı çamurlu suyun
 boruları daha çabuk tıkadığı gibi, kanın su oranı artırıldığında damar tıkanmaları da daha geç
 ortaya çıkar.
 
 2.Az Stresli Bir Yaşam ve Stres Atmak:
 Burada konusunu edeceğimiz stres, ağır strestir. Hafif stres, yaşam için gerekli olan,
 hedeflerimize ulaşmayı sağlayan bir unsurdur. Ağır stresin hafif stresten en önemli farkı;
 İnsanın günlük yaşamının bir parçası olacak şekilde devamlı ve büyük ölçüde olmasıdır.Ağır
 stres, vücut direncini düşürerek her türlü hastalığı hızlandırabileceği gibi, yaşamı zehir eden,
 ömrü kısaltan, insanı kısa sürede yaşlandıran bir durumdur. Birçoğumuzun çevremizde
 gözlemlediği; ”Ağır bir stresten sonra saçları bir günde beyazlaştı” örnekleri son derece
 gerçektir. Özellikle şehir hayatının yapay ve doğaya aykırı kuralları, insanoğlunu ağır strese
 sokan en büyük etkenlerdir. Yine genel anlamda insanın kafasında çözüme ulaştıramadığı
 sorunlar, kişiyi strese sokan en önemli faktörlerdir. Kişinin stresle mücadele kapasitesi,
 günlük yaşam tarzı, ağır strese girmesini büyük ölçüde etkiler. Bu nedenle stresle başa
 
 çıkmada yapacağımız en güzel girişim; Stresle başa çıkma kapasitemizi artırmak ve mevcut
 koşullarda stresi azaltabilecek en doğru yaşam tarzımızı oluşturmaktır.
 
 3.Zararlı Madde Kullanma Alışkanlığından Kurtulmak:
 ( Sigara, Uyuşturucu ve Uyarıcı Maddeler, Alkol, Şeker ) Sigara ve benzeri tütün çeşitlerinin
 sağlığa zararlarını hepimiz biliyoruz. Sigara son derece sinsi olarak ortaya çıkan, öldürücü ve
 süründürücü etkileri olan bir çok zehir taşır. Bu belirtiler ortaya çıktığında genellikle artık
 çok geçtir. Bu nedenle yüzeysel sağlık kontrolleri yaptırarak lütfen kendinizi kandırmayın.
 Akciğer grafisin de kanser belirtisi görüldüğünde veya kalp damarlarında tıkanıklık tespit
 edildiğinde ölümcül hastalıklar yakındır ve genellikle iş işten geçmiştir. Sigara içtiğiniz
 sürece ve içmeyi bıraktığınızda dahi çok büyük bir risk taşıyorsunuz. Bu nedenle bir an önce
 sigarayı bırakın. Bırakana kadar geçen süreçte azaltın. Bir nefes bile az içseniz kardır diye
 düşünün. Sigarayı bırakınca kilo alırım endişesi taşımayın.
 
 4.Düzenli Eksersiz yapmak (Hareketlilik):
 1. Stresi ortadan kaldırır.
 Her gün düzenli olarak eksersiz yapıldığında vücutta mutluluk hormonu (endorfin)
 salgılanır.Bu hormonun salgılanması stresi ortadan kaldırır.
 2. Depresyonu ortadan kaldırır. Morali yükseltir, özgüveni artırır.
 Düzenli günlük eksersizler aynı mekanizma ile depresyonu önler ve ortaya çıktığında
 da en iyi tedavi yöntemidir. Aşırı sıkıldığınız veya strese girdiğiniz bir dönemde bu
 yöntemi deneyebilirsiniz.
 3. Vücuttaki bütün dokuların oksijenlenmesini ve beslenmesini artırır. Böylece: Eklem
 kireçlenmesi, eklem iltihapları, metabolik sendrom, eklem ağrıları, astım gibi
 hastalıkların şiddetini azaltır.
 Ortaya çıkmasını önler.
 4. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için bütün kanser türlerinin ortaya çıkmasını
 geciktirdiği gibi, özellikle meme ve kalın barsak gibi bazı kanser türlerinin, eksersiz
 yapan insanlarda çok daha az görüldüğü bildirilmiştir.
 5. Aynı mekanizma ile bütün hastalıklara karşı vücudu dirençli kılar.
 
 5.Uygun Kiloya Sahip Olmak:
 1. Birçok hastalık şişman insanlarda daha fazla görülür ve bu hastalıkların birçoğu
 ölümcüldür: Hipertansiyon, inmeler, kalp krizleri, meme kanseri gibi bazı kanser
 
 türleri, Tip.2 Şeker hastalığı, damar tıkanıklıkları, dolaşım bozuklukları, akciğer
 yetmezliği, karaciğer yetmezliği, ensülin direnci, omurga hastalıkları, eklem
 hastalıkları gibi.
 2. Uygun kiloya sahip kadınlarda doğurganlık yeteneği artar.
 3. İdeal kiloya sahip insanlar daha rahat uyku uyur.
 4. Uygun kiloda olan insanlar daha rahat hareket eder.
 5. İdeal kiloya sahip kişilerin cinsel hayatı daha iyidir.
 
 6.Düzenli ve Doyurucu Seks Yapmak:
 Öncelikle belirtmek istediğim nokta; seksin bir tabu olmaktan çıkarılması gereğidir. Seks
 yapmak insanoğluna verilmiş en önemli haz kaynağıdır. Ancak maalesef özellikle Ülkemizde
 seks yapmak halen büyük ölçüde bir tabudur ve seks yapmak için birçok şartların yerine
 getirilmesi gerekmektedir. Bu durumda vücudumuzun bu en önemli sağlık gereğini yerine
 getirmek için engelleri aşamamakta, korkularımızdan sıyrılamamakta, sürekli bu içgüdümüzü
 ertelemekteyiz. Bugün için cinselliğin halen tabu olduğu Biz ve Bizim gibi Ülkelerde;
 Cinayetler, hayvanlarla ilişkiye girmek gibi her çeşit sapıklıklar, trafik canavarlıkları, şiddet,
 cinsel taciz gibi suçlara çok daha sık rastlanmaktadır. Hayat kalitesi ve süresi düşmektedir.
 
 7.Yeterli ve Rahat Uyku Uyumak:
 1. Yeterli ve rahat bir uyku, ertesi gününüzün üretken, dinç ve huzurlu olması
 demektir.
 2. İyi bir uyku hafızayı tazeler, yaratıcılığı artırır. Rahat ve yeterli bir uyku
 uyumadığınızda, hafızanızın epeyce zayıfladığını fark etmişsinizdir.
 3. Yeterli ve rahat bir uyku, konsantrasyonunuzu ve dikkatinizi artırır.Buna bağlı
 olarak başarı oranınız artar.Kaza yapma riskiniz azalır.
 4. Yeterli ve rahat uyku uyunduğunda vücudumuz yağları daha fazla yakar. Az uyku
 uyuyan insanların iştahı daha açıktır.Bu nedenle iyi bir uyku kilo kontrolü sağlar.
 5. İyi bir uyku stresi azaltır. Depresyona girmeyi engeller.
 
 8.Sağlıklı Beslenmek:
 Günümüzde tıpta beslenmeyle ilgili hepimizin bildiği temel ilke; Yeterli ve dengeli
 beslenmedir. Bir başka anlamda söylemek gerekirse, Her insan günlük beslenmesi esnasında
 yeteri kadar; Protein (yapı taşı), karbonhidrat (enerji kaynağı),yağ (enerji kaynağı ve bazı
 
 maddelerin taşınması için gerekli), mineral ve vitamin (vücut fonksiyonlarında gerekli )
 almalıdır.
 Aşağıda sayılan gıdaların her gün alınması gerekir:
 1 kg çeşitli sebze, 1 adet -tatlı olmayan- meyve, 2 yemek kaşığı et çeşitlerinden biri, az
 pişmiş 1 adet yumurta , 1 kase yoğurt (veya 1 kibrit kutusu peynir veya bir bardak kefir), bol
 kepekli 4 dilim ekmek, 3 yemek kaşığı bakliyat türlerinden biri, 1 tatlı kaşığı zeytinyağı, 5
 adet zeytin, bir avuç çiğ kabak çekirdeği, birkaç tane ceviz, fındık veya badem,bir diş çiğ
 sarımsak (doğranıp yoğurtla beraber yenilebilir, tüm olarak yutulmamalıdır) şeklindedir.
 
 9.Düzenli Sağlık Kontrolleri ve Genom Testleri Yaptırmak:
 Düzenli sağlık kontrolleri ve bazı riskli durumlarda genom testleri yaptırmak, günümüz
 tıbbının insanlığa sunduğu en önemli katkıdır. Böylece hastalıkların tanısını erken koyarak
 veya henüz ortaya çıkmadan riski tespit ederek, kişileri sağlığına kavuşturuyor, ömrünü
 uzatıyoruz. Ülkemizde insanların en az yarısı, süreğen(kronik) bir hastalığının (Yüksek
 tansiyon gibi) varlığından haberi yoktur. Bu nedenle de her 10 ölüm olayından 8 inde, daha
 önceden tanısı konulmamış hastalıklar ölüme sebep olur. Halbuki bu kişiler düzenli sağlık
 kontrolü yaptırsalardı, bu hastalıkların varlığı veya ortaya çıkacağı önceden tespit edilip,
 ölüme sebebiyet vermeden tedavileri yapılabilecekti.
 
 10.Doğal Olarak, Doğal Ortamlarda Yaşayın
 Sağlıklı ve mutlu bir yaşamın en önemli sırlarından biri de: Doğal ortamlarda sürdürülen
 doğal bir yaşamdır. Doğal bir yaşantı tarzı: daha önceki bölümlerde sık sık bahsettiğimiz
 gibi, yaşadığınız ortamdan, yiyecek içeceğinizden, davranışlarınıza kadar her türlü yaşam
 şeklinizin doğal olması anlamındadır. Üzülerek söylemek istiyorum ki, bilim insanlarının bu
 tarzda sürekli uyarılarına rağmen, Dünyamız da yaşam tarzı giderek yapaylaşmaktadır. Halen
 çevremizin % 70 i yapay maddelerden oluşmaktadır. Yapay yaşamın giderek artan ağırlığı;
 hayatımız boyunca buna bağlı olarak ortaya çıkan hastalıkların oranını artırdığı gibi, ruhsal
 sağlığımızı bozucu etkileri de büyük ölçüde görülmektedir.
 |  |  
    |  |  
    |  |  
                |  |  
                |  |  
                | 
  
    |  | FACEBOOK YORUM | Yorumlarınızı 
    Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |  |  
                |  |  
                |  |  
                | 
 |  
                |  |  
                |  |  
                | 
  
    |  | YORUMLAR | Onay bekleyen yorum yok. |  |  
                |  |  
                | 
              
                |  | 
  
    |  Küfür, hakaret içeren; dil, din, 
    ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük 
    harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
 
 |  |  |  |  |  
                |  |  |  |  
                |  | Bu haber henüz yorumlanmamış...
 
 
 |  |  |  
                |  |  
                |  |  |  
 |  |  
 | 
   
     |  | DİĞER HABERLER |  |  
 |  |  
 |  |  
 |  |  |  |  |