Bir adım önde...
Günün Haberleri Giriş Sayfam Yap Favorilere Ekle Künye İletişim Son Dakika Ekle RSS
 
mehmetkesim
 
ANA SAYFA MAGAZİN SİNEMA MÜZİK MEDYA FOTO GALERİ VİDEO GALERİ TÜMÜ
ANTALYA   17/24 °C
 
 
    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden iki önemli protokol  
 
    “Veda” oyunundaki başarısıyla Leyla Feray’a “Vasfi Rıza Zobu Ödülü”  
 
    Doç. Dr. Yurdagül Atun Yazdı : ​Suçlu kim?  
 
    Prof. Dr. Ata Atun Yazdı :Türkiye-AB İlişkilerinde Değişim  
Kişilik Özelliklerinize Göre Zayıflayın!
Kişilik Özelliklerinize Göre Zayıflayın!
 
Dr.Fevzi Özgönül: 'Bir çok diyeti, çeşit çeşit egzersizleri ve her türlü hileyi denediniz ama yine de kilo veremediniz mi? Hatta belki de kilo aldınız. Belki de bu kadar uğraşa rağmen kilo verememenizin nedeni kişiliğinizden kaynaklanabilir'
 
26 Temmuz 2014 Cumartesi - 13:20


Dr.Fevzi Özgönül, “Bir çok diyeti, çeşit çeşit egzersizleri ve her türlü hileyi denediniz ama yine de kilo veremediniz mi? Hatta belki de kilo aldınız. Belki de bu kadar uğraşa rağmen kilo verememenizin nedeni kişiliğinizden kaynaklanabilir” dedi.
“Kişiliğiniz zayıflamak yada formda kalmak için yaptığınız diyeti sabote ediyor olabilir” diyen Dr.Fevzi Özgönül, kilo alınmasına ve verilememesine neden olabilen kişilik çeşitlerini anlattı.
 
TEMBEL VE UYUŞUKLAR
Bu tür kişilikte olanlar genelde hazıra düşkünlerdir. Sağlıklı ve düzgün beslenemezler. En kolay yoldan tok hissetmeye çalışırlar. Bu kadar kötü beslendikleri halde, aldıkları bir zayıflama ilacının onları zayıflatacağına ve her şeyi yoluna koyacağına inanırlar. Bu kişilikte olanların en başta böyle bir zayıflama mucizesi olmadığını anlamaları gerekir. Bedenimizi düzgün beslemezsek, ona ihtiyacı olan protein, yağ ve vitamin mineralleri vermezsek, bedenimizin ideal yapısına geri dönemeyeceğini ve dolayısı ile zayıflayamayacağını öğretmek gerekir. Zayıflamanın, aç kalarak değil düzenli ve besleyici gıdalar ile olabileceğini bilmeliler.
 
KARBONHİDRAT DELİSİ OLANLAR
Bu gruba dahil olanlar karbonhidrat yemeden yapamazlar, ya tatlı, ya ekmek, ya hamur işi yiyecekler veya meyve yemek isterler. Başka türlü mutlu olmaları mümkün değildir. Aslında bu gruba dahil olanlar bebekken mamalarını gayet güzel yiyerek büyümüşlerdir. O dönemde mamalarını yiyerek büyüyebildiklerine göre sindirim sistemlerinin yardımı ile mamalarının içerisindeki karbonhidratları proteinleri ve yağları sindirebilmişler demektir. O dönemde şeker istemeyen bedenleri, bu sindirim işlemini yapamadığı için dışarıda fabrikada sindirime ihtiyaç duymadan şekere dönebilecek şekilde üretilen tatlı ve hamur işi gıdaları istemeye başlamıştır. Karbonhidrat düşkünleri, eğer bir süre düzenli beslenirse ve tatlı - hamur işi gıdalardan uzak dururlarsa, yiyecekler sindirimi düzeldiği için bu istekleri de azalacaktır.
 
AŞIRI ÇALIŞKAN VE İŞKOLİK OLANLAR
Bu kişilikteki kişiler için iş o kadar önemlidir ki, sabah bir parça simit veya azıcık bir tost sanki akşama kadar bedenlerine yeter de artar. Bu tarz sağlıksız bir beslenme yüzünden akşam çok acıkmış olurlar, önlerine ne gelirse yemeye çalışırlar. Sonra da neden ben akşam yemek yemeden duramıyorum diye düşünürler. Kendilerini düzgün beslemedikleri için şişmanlık onların kaderidir Bu gruptakiler ‘‘ben yemiyorum ki, neden şişmanım’’ diye yakınırlar. Aslında yemedikleri için bedenlerine düzgün bakamadıkları için şişman olduklarına bir türlü inanamazlar. Tek ihtiyaçları, önce kendi bedenleri ve bedenlerinin ihtiyaçlarıdır. Mevzu bahis bedenimiz ve sağlığımızsa gerisi teferruattır.
 
SABIRSIZLAR
Bu tip kişiliğe sahip olanlar kilo vermek konusunda da çok sabırsızdırlar. Onlar için yemedikleri zaman kiloların hemen gitmesi gerekir. Her sabah aç karına tüm giysilerini çıkarıp tartılırlar. Giydikleri çorabı bile çıkartıp öyle tartılılar ki tam gramı görebilsinler. Sabah kahvaltı yapmamak onlar için 500 gr kayıp, öğlen yemedikleri yemek 1 kilo kayıptır. Böyle bir performansla haftada 10 kilo hedeflerler. Ama ne yazık ki haftaları pazartesi sabah başlar ve en geç salı öğlen biter. Böylece 10 kilo hedeflerine ulaşamazlar üstelik çok aç oldukları için bin bir zahmet ile verdikleri 1-2 kiloyu da fazlası ile geri alırlar. Bu kişiliğe sahip olanlara önerimiz atladıkları er öğünün ödemedikleri bir fatura olduğunu unutmamaları ve bu faturaları eninde sonunda ödemek zorunda kalacaklarını hatırlamaları. Sağlıklı ve düzenli beslenmek bedeni güçlendirir ve obeziteyi yenebilmesini sağlar.
 
KARARSIZLAR
Bu gruba dahil olan kişiler bir türlü ne yapacağına karar veremezler, 1-2 gün diyet yaparlar. Biraz kilo vermeye başlayınca heveslenip spora başlarlar. Sporu abarttıkları için daha çok acıkırlar. Daha çok acıktıklarında nasıl olsa spor yapıyorum diye yemeye başlarlar. Diyeti bırakıp spora devam ederler. Zamanla sporu da devam ettiremezler ve daha çok kilo almış olarak hayatlarına devam ederler. Bu gruptakilere önerimiz hiçbir spor yediklerinizi eritemez. Sporu sindirim sistemini daha iyi çalıştırmak için yapın. Kısaca spor harcamak için değil sindirimi güçlendirmek için yapılmalı ve özellikler gece hiçbir şey yemeden önce çok yorulmadan yapılmalıdır.
 
ABUR CUBUR VE HAZIR YEMEK YİYİCİLERİ
Her yemedikleri öğünde kar ettiklerini düşünürler, fakat arada yedikleri abur cuburu hiç hesaba katmazlar. Genelde güzel besleyici bir yemek yemek yerine, daha kolay ulaşabilecekleri ve karbonhidrat oranı çok olan hazır yemekleri tercih ederler. Düzenli beslenemedikleri için kendilerince hiçbir şey yemedikleri halde, bir türlü kilolarından kurtulamazlar. Bu gruptakiler düzenli beslenmeye geçmeli, mutlaka sabah kahvaltı ve öğle yemeğini yemeleridir. Böylece zamanla abur cubur istekleri azalır ve daha iyi beslendikleri için bedenleri gücenir kilo probleminden kurtulurlar.
 
ISRARA DAYANAMAYANLAR
Bu gruptaki kişiler nasıl olsa gittiğim yerde yiyeceğim diye düşünerek sabah kahvaltısı ve öğle yemeğini geçiştirirler. Her gittikleri yere aç gittikleri için zayıflamaya kararlı ve belli bir diyet programında olsalar bile ısrarlara fazla dayanamazlar. Ertesi gün daha az yerim diye düşünüp, 2. 3. Israrda ikram edilen her şeyi yiyip pişman olurlar. Üstelik ölümden çok korktukları için olsa gerek yemezsen ölümü gör lafı ile tam teslimiyete geçerler. Hemen hemen hepsi kiloludur ve kilo vermeye çalışırlar. Bu gruptakilere tavsiyemiz, alışverişe çıkan hanımlara tavsiye edildiği gibi bir toplantı veya davete giderken sabah ve öğlen tıka basa yemek yemeleri ve davete öyle katılmalarıdır. Tok gittiğiniz bir davette her türlü ısrara çok kolay ‘‘Hayır’’ diyebilirsiniz.
 
ISRARCI OLANLAR
Bu gruptakiler yemek yapmayı, özellikle hamur işi ve tatlı yamayı çok severler. Bu tür gıdaları tek başlarına yemek istemedikleri için kendilerine mutlaka bir arkadaş ararlar. Sırf bu yüzden çok ısrarcı olurlar ve arkadaşlarının da gereğinden fazla bu tür gıdaları tüketmenize neden olurlar. Hem kendilerinin hem de yakın arkadaşlarının kilo problemi vardır. Yakın arkadaşlarının kilo vermelerine dayanamazlar ve ne yapıp edip onların tekrar kilo almasını sağlarlar. Bu gruptakilere tavsiyemiz, ikram ettikleri yiyeceklerin çeşidini değiştirmeleri ve daha besleyici gıdaları ikram etmeye başlamalarıdır. Böylece hem kendileri hem de arkadaşları daha düzenli ve kaliteli beslendikleri için yavaş yavaş kilo problemlerinden kurtulmaya başlarlar
 
Dr. Fevzi Özgönül daha sonra şunları kaydetti; “Aç Kalmak Sizi Zayıflatmaz, Bedeninizi Zayıf düşürüp Hastalanmanıza ve daha kilolu olmanıza neden olur. Obezite, kilo problemi azken,1-2 kilo vermek amacı ile yapılan bilinçsiz diyetlerle başlar, Birçok yöntem deneyerek artar, çaresiz bir şekilde kilolarınız ile mutlu olmaya karar verdiğinizde durur.”

Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
 
 
Takıntı Hastalığı DNA Üzerinde Olumsuz Etki Yaratıyor
 
Turkcell'de Çukurova ve Alfa, Ödemede Anlaştı
 
 
FACEBOOK YORUM Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YORUMLAR     Onay bekleyen yorum yok.
 

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
 
 
 
   
 
Bu haber henüz yorumlanmamış...

 
DİĞER HABERLER
 
Takıntı Hastalığı DNA Üzerinde Olumsuz Etki Yaratıyor
Halk arasında "takıntı" hastalığı olarak bilinen obsesif kompulsif bozukluğunun ...
Doktorların Yüzde 91'i Sınavdan Geçemedi
İşyeri hekimliği için 220 saatlik eğitimin ardından sınava giren hekimlerin ...
Hastanede Eczane veya Gözlükçü Açılamayacak
Sağlık Bakanlığı, “Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları ...
Bonzaiyle Mücadele Kapsamında Okullarda Uyuşturucu Testi
Adli tıp uzmanları, sürücülere uygulanan uyuşturucu testinin okullarda kullanılmasını önerdi.
 
 
  GÜNÜN MANŞETLERİ
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden iki önemli protokol

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden iki önemli protokol

  Byturco Medya Yayın Grubunda Özümüz Aynı ,Yenileniyoruz..
  YAZARLAR
 
 
Dilber Dansı Ya Olmasaydı, Hayatımız ne Olurdu ?
 
Hakan Solaker
 
 
Byturco Medya Yayın Grubunda Özümüz Aynı ,Yenileniyoruz..
 
Magazin Ekibi diyor ki...
  ÇOK OKUNANLAR
  FOTO GALERİ
Burçin Terzioğlu ve İlker Kaleli

Burçin Terzioğlu ve İlker Kaleli

Byturco
  ÇOK YORUMLANANLAR
  FACEBOOK'TA MAGAZİN EKİBİ
  TWITTER'DA MAGAZİN EKİBİ
  ANKET
     
 
Hande Yener mi? Demet Akalın mı?

Hande Yener
Demet Akalın

Sonuçlar Anket arşivi
 
     
 
 
 
  •Künye
  •İletişim
  •Reklam
  •Sitene EKle
 
 
  •Magazin
  •Sinema
  •Müzik
  •TV Dünyası
  •Moda
  •Medya Dünyası
  •Kültür&Sanat
  •Turizm
  •Yaşam
  •Teknoloji
 
 
  •deneme